Gelecekte et bilgisayar yazıcınızdan üretilecek!

ABD merkezli yeni bir şirket olan Modern Meadow (Modern Çayır) üç boyutlu yazıcılar kullanarak yapay et üretmeye hazırlanıyor. 

Bio-yazıcı sistemi nasıl çalışıyor?

 
Üç boyutlu yazım, dijital modeller kullanılarak katı nesnelerin üretilmesine verilen ad.
Bu teknikte nesne küçük damlalar halinde art arda, katman katman yerleştirilerek üretiliyor.
Son 10 yıldır kullanılan bu teknikle şimdiden mücevherler, oyuncaklar, mobilyalar, arabalar, hatta son zamanlarda silah parçaları bile üretiliyor.
Bazı araştırmacılar çikolata gibi gıda maddelerini üretmeyi de başardı.
Ancak Missouri Üniversitesi'nden Prof Gabor Forgacs bio-yazıcı tekniğiyle, canlı bir yaratığın bir parçasını üretmenin, çikolata üretmekten çok daha zor olduğunu söylüyor.
Forgacs "Biz canlı malzeme basıyoruz -- hücreler biz onları yazdırırken canlı haldeler" diyor.
Doku baskısı yapmanın yepyeni bir aşama olduğunu belirten Forgacs, ekibiyle beraber şimdiden bir prototip üretmeyi başardıklarını ancak bunun henüz tüketime uygun hale gelmediğini ifade etti.

Biyomühendislik ürünü etin yapımında ilk adım, bilim adamlarının biyopsi adı verilen yöntemle hayvanlardan kök hücre ve başka özel hücreler alınması.
Kök hücreler kendilerini birçok kez yeniden üretebiliyor, özel işlevli hücrelere dönüşebiliyor.
Bu hücreler gerekli miktarda çoğaltıldıktan sonra bio-kartuşlara yerleştiriliyorlar.
Dolayısıyla bio-yazıcının kartuşlarında geleneksel mürekkep ya da plastik malzeme değil de, binlerce canlı hücreden oluşan bir biyomürekkep bulunuyor.
İstenen biçimde "yazdırılan" biyomürekkebin parçaları doğal olarak birleşiyor ve canlı doku oluşuyor.

http://www.bbc.co.uk/turkce/haberler/2013/01/130121_syntheticmeat.shtml
http://www.ntvmsnbc.com/id/25415868/

Parmakların Suda Buruşma Nedeni Farklımış!

parmak buruşması
İngiltere'deki Newcastle Üniversitesi'nden bilim adamlarının araştırması buruşmuş parmakların ıslak durumlarda daha iyi kavrama sağladığını gösterdi.

Araştırmacılardan Tom Smulders, bunun, ''araçların daha iyi yol tutmasını sağlayan lastiklerdeki tırtıklara benzediğini'' vurguladı.

Smulders ve ekibi, gönüllülerden önce elleri kuru olarak farklı boyutlardaki misketleri tutmalarını istedi. Daha sonra bilim adamları gönüllülere bu işlemi ellerini 30 dakika sıcak suda beklettikten sonra yaptırdı.

Katılımcıların parmakları buruşmuşken ıslak misketleri daha çabuk yakaladıkları görüldü.

Smulders, ''Parmakların buruşması akarsuda yiyecek ya da nemli bitkileri toplamak için atalarımıza yardım etmeyi sağlamış olabilir'' ifadesini kullandı.

Biyologlar, daha önce suda uzun süre kalındığında el ve ayakların buruşmasının, suyun deriyi şişirmesinden kaynaklandığını düşünüyordu.

Söz konusu araştırma sayesinde, bu sürecin sinir sistemi tarafından harekete geçtiği ve kan damarlarının büzüşmesinden kaynaklandığı anlaşıldı.

Smulders, sinir sisteminin, bir süre ıslak kaldığını anlamasından sonra parmak uçlarındaki kan damarlarını daha ince hale getirdiğini, parmakların hacminin azaldığını ancak aynı boyutta kaldığı için derinin büzüldüğünü belirtti.

Araştırma, İngiliz ''Biology Letters'' dergisinde yayımlandı.
AA

13 milyar yıl önceki zamandan gelen ışık

Gökbilimciler evrenin erken döneminden kalma bugüne kadarki en parlak cismi tespit etti.

Hawaii'de bir İngiliz teleskobunun saptadığı dev boyutlardaki 'süper kara delik', evrenin başlangıç noktası kabul edilen Büyük Patlama'dan sadece 770 milyon yıl sonraki haliyle görülüyor.

Keşfin ayrıntılarını Nature dergisinde yayımlayan gökbilimciler, tespit ettikleri ışığın neredeyse 13 milyar yıl mesafe katettikten sonra dünyaya vardığını söylüyor.
Araştırmanın evrenin erken dönemine ve süper kara deliklerin oluşumuna ilişkin yeni ipuçları vermesi umuluyor.